Examples of using Büyük bir spor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Şu an Blue Mountain Statete son 20 yıldır görülmemiş kadar büyüklükte bir spor kutlamasına tanık oluyorsunuz.
O büyük bir spor mudur? Her şeyden.
Bu bizim için çok büyük bir spor etkinliği.
İçinde nakit para olabilecek kadar büyük bir spor çantası taşıyor.
Neredeyse boş görünüyor. Büyük bir spor etkinliği yapması gereken bu şehir.
Altı ay önce bu adam büyük bir spor giyim markasının başkan yardımcısı oldu ve şimdi teftiş ediliyor.
Büyük bir spor otomobil var mı?
İleride Remer, büyük bir spor barına sahip olacağım.
Büyük bir spor stadyumuna.
Büyük bir spor okulu mu?
Büyük bir spor kompleksi, binlerce masum insanla dolu.
Remer, ben de büyük bir spor yıldızı olacağım.
Benim büyük bir spor yıldızı olmamı istiyormuş.
Remer, İleride büyük bir spor yıldızı olucağım.
Ne kadar büyük bir spor delisi olduğumu öğrenmesini sağladım.
Görünüşe göre oldukça büyük bir spor hayranısınız Bay Cole.
Ne kadar büyük bir spor delisi olduğumu öğrenmesini sağladım.
Biliyorsun, Remer, ileride büyük bir spor barım olucak.
Tabii, büyük bir spor.
Büyük bir spor taraftarısın, değil mi?