BAŞKA ŞEYLER in English translation

other things
diğer şey
başka bir şey
diğer şeyi
öteki şeyi
öteki şey
diğer olay
başka birşey
diğer iş
bir şey daha
diğer konu
something else
başka bir şey
başka birşey
bir şey daha var
birşey daha
other stuff
diğer şeyler
başka şeyler de
diğer eşyaları
diğer malzemeleri
öbür şeyler
baska seyler
öteki şey
something more
daha fazlasını
bir şey daha
daha fazla bir şey
başka bir şey
fazlasını
başka bir şeye
biraz daha şey
something different
farklı bir şey
farklı birşey
başka bir şey
değişik bir şey
farklı bir şeye
bambaşka bir şey
değişik birşey
farklı bir
other shit
diğer bok
başka şeyler
diğer şeyler
başka bok
diğer haltlardan
something besides
dışında bir şeyler
başka birşey mi
başka bir şeye
dışında birşeyler
nothing but
başka bir şey
başka birşey
dışında hiçbir şey
yalnızca
hiçbir şey ama
ibaret
hariç hiçbir şey
dışında birşey
yok ama
dışında hiçbirşey
other thing
diğer şey
başka bir şey
diğer şeyi
öteki şeyi
öteki şey
diğer olay
başka birşey
diğer iş
bir şey daha
diğer konu
others things
diğer şey
başka bir şey
diğer şeyi
öteki şeyi
öteki şey
diğer olay
başka birşey
diğer iş
bir şey daha
diğer konu

Examples of using Başka şeyler in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Başka şeyler derken?
What other thing?
Televizyon izlerler. Başka şeyler yaparlar.
They will watch TV. They will do this other thing.
Televizyon izlerler. Başka şeyler yaparlar.
They will watch TV, or do this other thing.
Yapmam gereken başka şeyler var.
I GOT OTHER THINGS TO DO.
Hem ben başka şeyler de yapıyorum!
I DO OTHER THINGS, TOO!
Allah seni paradan başka şeyler için yarattı.
God created you for things other than money.
Başka şeyler düşünebilir misin?
Can you think about other things?
Ancak kafasına taktığı başka şeyler de var.
He is also obsessed with other things.
Başka şeyler peşinde koşacağım artık.
I will look for something else.
Onları engellemeye, başka şeyler düşünmeye çalışıyorsun ama fayda etmiyor.
You try and block them out and think about something else, but… doesn't work.
Kafan ona takılmasın, başka şeyler düşün güzel şeyler..
Take your mind off it. Think about something else, something nice.
Başka şeyler de koymalılar, kum sıkıcı olmaya başladığında.
They should put more things in, sand gets boring.
Başka şeyler düşün.
Just think of something else.
Başka şeyler de var.
I have some more things.
Başka şeyler duydun mu?
Have you heard anything more?
Harika. Ee, başka şeyler tamam, ha?
Great. Well, everything else okay, huh?
Yiyecek var, başka şeyler de alıp geleceğim tamam mı?
There is food, I will get Another thing, okay?
Hayır, başka şeyler dönüyor.
Başka şeyler de kayıp.
There's something else missing.
Ve başka şeyler.
Results: 1965, Time: 0.0782

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English