Examples of using Bilmeye hakkımız in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Eğer Bay Butingin iddiası, savunma olarak teorisi… Teresa Halbachin 2 Kasımda hayatta olduğu ise… bunu bilmeye hakkımız var.
If Mr. Buting's position, if his theory as the Defense we're entitled to know that. is that Teresa Halbach is alive on the 2nd of November.göz atına alınmışsa bunu derhal bilmeye hakkımız var.
she Bilmeye hakkim var.
I got a right to know.Ama bilmeye hakkınız olduğu da bir gerçek.
But it's also true that you have the right to know.Gerçekleri bilmek hakkımız.
We have the right to know the truth.Bilmeye hakkın var, bu yüzden.
You have a right to know, and that's why.Neler olduğunu bilme hakkımız var!
We have the right to know what's happening!Bakın, bunu bilmeye hakkınız var!
Look, you have a right to know!Bilmeye hakkınız olduğunu düşündüm.
I just thought you had a right to know.Bilmeye hakkınız var.
You have a right to know.Bilmeye hakkınız var.
A right to know.Sebebini bilmeye hakkınız var.
And you have the right to know why.Bilmeye hakkim var.
I have a right to know.Sebebini bilmeye hakkınız var.
And it has the right to know why.Hayır. Bilmeye hakkın olduğunu düşündüm o kadar.
I just thought you had a right to know. No.Bilmeye hakkın olduğunu düşündüm o kadar. Hayır.
I just thought you had a right to know. No.Senin bilmeye hakkın var… Ben… Ben… Zanedersem… Bunu herkezden önce.
I think you have a right to know before anybody else.Stevie, bilmeye hakları var.- Ne?- Ne?
What? What? Stevie, they have a right to know.Ne? Stevie, bilmeye hakları var.- Ne?
What? What? Stevie, they have a right to know.İnsanların bir hiç için çalıştıklarını bilmeye hakları var. Jasper.
People have a right to know that they're working for nothing.- Jasper.
