Examples of using Bir çocukmuşum in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Söylenene göre küçükken inatçı bir çocukmuşum.
Benim sözümü kesme ve benimle bir çocukmuşum gibi konuşma.
Yaptığın tek şey bana bir çocukmuşum gibi davranıp sürekli ne yapmam gerektiğini söylemekten ibaret.
Yani, canının her istediği zaman bana bir çocukmuşum gibi davranabileceğini söylüyorsun.
Ailen bana sürekli kendi kararlarını veremeyen bir çocukmuşum gibi davrandı.
Doktor bana bir yetişkin gibi davrandığı halde, Bayan Patmore… neden bana bir çocukmuşum gibi davranmakta ısrar ediyorsun?
Affettirebilecek misin? Ne yani bana kendini bununla, kiminle çıkacak olduğuma… karar veremeyecek bir çocukmuşum gibi davranmanı.
kiminle çıkacak olduğuma… karar veremeyecek bir çocukmuşum gibi davranmanı… affettirebilecek misin?
Benimle, sanki bir çocukmuşum, sen de bir müdürmüşsün gibi konuşmayı kes!
O her… zaman benden bir şeyleri saklar, sanki ben bir çocukmuşum gibi.
Harika bir çocuktu. İki yıl önce bir av kazasında öldü.
Harika bir çocuktu. İki yıl önce bir av kazasında öldü.
Ne zamandan beri bir çocuk vurup veya Hidrojen Bombası patlatıp, iyi olunur ki?
Hayır. Bir kocam, bir çocuğum ve bir hizmetçim var.
Hayır. Bir kocam, bir çocuğum ve bir hizmetçim var.
Bir çocukla nasıl yaşayabilirim? Çocuksun? .
Sen gerçekten iyi bir çocuksun ama… saldırı altında bir kasaba var.
Ben bir çocuğum. Genç olduğumu biliyorsunuz.
Artık bir çocuğumuz olduğunu bilmiyor musun?