BIR BATARYA in English translation

battery
pil
batarya
akü
şarj
darp
batteries
pil
batarya
akü
şarj
darp

Examples of using Bir batarya in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Telefon, kullanım kolaylığı, uzun konuşma ve bekleme süresi olan bir batarya ile dikkat çekti.
The phone has been noted for its user-friendliness, and a battery with long talk and standby times.
Bir metal telin iki ucu boyunca herhangi bir DC gerilim kaynağı, örneğin bir batarya uygulandığı takdirde, iletken tel boyunca elektrik alanı oluşturulmuş olur.
When a metal wire is connected across the two terminals of a DC voltage source such as a battery, the source places an electric field across the conductor.
Örneğin; bir batarya kimyasal enerjiden elektrik enerjisine; bir baraj, yer çekimsel potansiyel
Examples of transducers include a battery, from chemical energy to electric energy;
Örneğin; bir batarya kimyasal enerjiden elektrik enerjisine; bir baraj, yer çekimsel potansiyel
Examples of transducers include a battery, from chemical energy to electric energy;
şebeke seviyesi depolamanın zorluğunu göstermiş oldum. Ama gerçek şu ki, günümüzde şebekenin yüksek performans gerekliliklerini karşılayabilecek bir batarya teknolojisi yok- yani, olağan dışı yüksek güç.
but the fact is that today there is simply no battery technology capable of meeting the demanding performance requirements of the grid-- namely uncommonly high power.
SurfaceConnect bağlantı noktasına, entegre bir ek batarya ve 1 GB video belleğine, isteğe bağlı bir Nvidia ayrık GPUya sahiptir.
SurfaceConnect port on the right, has an integrated additional battery and an optional Nvidia discrete GPU with 1 GB of video memory.
Bu, bir batarya tasarımı için başlangıç noktasıdır- iki elektrot, bu örnek için farklı kompozisyonlara sahip metaller
This is the starting point for designing a battery-- two electrodes,
Elektrikli otomobillerin güç kaynağı sadece yerleşik bir batarya olmadığı durumlarda, elektrik motorları beslendikleri diğer kaynaklara göre isimlendirilirler; güneş ışığını kaynak olarak kullanan güneş otomobilleri
While an electric car's power source is not explicitly an on-board battery, electric cars with motors powered by other energy sources are generally referred to by a different name:
oldukça yüksek kapasiteli bir batarya, dördüncü nesil şebeke( 4G LTE)
a substantially higher capacity battery, fourth generation network(4G LTE) support,
Gizli bir batarya.
Hidden battery.
Orada bir batarya var.
There, there. There's a battery.
Esnek kullanışlı bir batarya.
It's a flexible li-ion battery.
Başka bir batarya alacağım.
I will just get another battery.
İkinci bir batarya da kilitlendi.
A second battery's locked on to us.
Ve daha büyük bir batarya.
And a bigger battery.
Daha büyük bir batarya gerekecek.
We're gonna need a bigger battery.
Evet. Arkasında bir batarya var.
Yeah. There's a quarnyx battery behind it.
Evet. Arkasında bir batarya var.
There's a quarnyx battery behind it.- Yeah.
Bir batarya için Konuşkanlardan lityumu aldın.
Taking lithium from the Talkers so you can have a battery.
Sana ekstradan bir batarya daha verebilirim.
I can give you an extra laptop battery.
Results: 505, Time: 0.0246

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English