Examples of using Bir hayatım vardı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sen gelmeden önce de bir hayatım vardı.
Federal polis olmadan önce farklı bir hayatım vardı.
Artık yapacak işlerim ve bir hayatım vardı.
Bu yaz burada bir hayatım vardı.
Şükürler olsun ki Mylingin büyük metresiyle bir hayatım vardı.
Bu kasabada çok güzel bir hayatım vardı.
İster inan ister inanma, seninle tanışmadan önce bir hayatım vardı.
Sen gelmeden önce bir hayatım vardı.
Evet, seninle tanışmadan önce bir hayatım vardı Francis.
Seninle tanışmadan önce de bir hayatım vardı.
Büyüyene kadar istediğim her şeyi yapabileceğim… bir hayatım vardı… ama çocukken bile güçlerimin farkındaydım.
Beş gün önce Miamide bir hayatım vardı, en büyük derdim… bir reklamda rol kapmaktı.
Bir hayatım vardı, bilirsiniz Tarzanada geçici bir evde yaşıyorum.
içeride, Billie ile geçirdiğim güzel bir hayatım vardı.
İster inan ister inanma, tıpkı senin gibi. Bu dojodan önce de bir hayatım vardı.
Her saniyemi seninle geçirmediğim için kusura bakma ama seninle…-… tanışmadan önce bir hayatım vardı.
ama 10 yıl önce, benim de bir hayatım vardı.
Bir hayatım vardı.
Güzel bir hayatım vardı.
Harika bir hayatım vardı.