Examples of using Bir umut ışığı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Barış anlaşmasının imzalanması bana bir umut ışığı verdi ama coşmadım.'' diyen Berişa şöyle
Ve biz yaşayalım diye kendini defalarca feda eden bir adam olarak hatırlanacak. Hepimiz için bir umut ışığı, kendisi her zaman bu harika şehrin
Ve biz yaşayalım diye kendini defalarca feda eden bir adam olarak hatırlanacak. Hepimiz için bir umut ışığı, kendisi her zaman bu harika şehrin
Ve biz yaşayalım diye kendini defalarca feda eden bir adam olarak hatırlanacak. Hepimiz için bir umut ışığı, kendisi her zaman bu harika şehrin ve vatandaşlarının koruyucusu, Onun için hangi ismi seçerseniz seçin.
Ve biz yaşayalım diye kendini defalarca feda eden bir adam olarak hatırlanacak. Hepimiz için bir umut ışığı, kendisi her zaman bu harika şehrin
Kendisi her zaman bu harika şehrin ve vatandaşlarının koruyucusu, Onun için hangi ismi seçerseniz seçin, Hepimiz için bir umut ışığı, ve biz yaşayalım diye kendini defalarca feda eden bir adam olarak hatırlanacak.
Parlak bir umut ışığına.
Parıl parıl parlayan bir umut ışığına.
Ne tür bir umut ışığından bahsediyorsun?
O karanlık yerde bir umut ışığıymış.
Kleopatra, sen kadınlar için bir umut ışığıydın.
kötüye giderken… hâlâ küçük de olsa bir umut ışığımız var.
Yeni bir umut ışığı çıkacak.
Tek bir umut ışığı bile göremiyorum.
Ama sonra, bir umut ışığı doğar.
Senin için hâlâ bir umut ışığı olabilir.
New Yorkun talihsiz âşıkları için bir umut ışığı.
Bu arada, burada bir umut ışığı var.
Yıl sonra, beklenmeyen bir umut ışığı doğdu.