Examples of using Bize anlatmak in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bize anlatmak istemediğiniz bir bilgi notu.
Var mı hayatım? Bize anlatmak istediğin bir şey?
Bize anlatmak zorundasınız.
Tweek, bize anlatmak istediğin bir şey var mı?
Ne gördüğünü bize anlatmak zorundasın.
Bize anlatmak zorundasın.
Bu her neyse, Data bunu bize anlatmak istemedi.
Nereden geldiğini veya neler yaşadığını… bize anlatmak zorunda değilsin.
Yani şimdi orda neler olduğunu bize anlatmak zorundasınız.
Bay Taylor, Christine hakkında ne biliyorsanız bize anlatmak zorundasınız.
Yazarın bu kitapta bize anlatmak istediği şey hayattaki en önemli şeylerin yardımseverlik ve cesaret olduğudur.
Bence belki sahip olduğunuz bilgi Seni rahatsız ediyor ayrıca bize anlatmak istediğini düşünüyorum.
Rick, bilinmeyen galaktik fedarasyonla olan ilişkin hakkında bize anlatmak istediğin birşey var mı?
ben 10 dakika kütüphanede konuştuk. Ethel bize anlatmak üzereydi.
Ölü bir çocuğun kanı ayakkabına nasıl bulaştı bize anlatmak ister misin Benny?
Su dalgalarının bize anlatmak istediği gayet açık
Hayvanlar bize anlatmak… ama bu, onlar için en iyi şey istediklerini söyleyebilirler… olamayabilir.
Bize anlatmak istediği holografiğin parıItıIı yüzeylerinde evrenin gizemli bir yerinde bizim yaşadığımızı sandığımız şeyleri buralarda bir yerde bulabilmemizdir.
Gary, sürgüyü temizledikten sonra,… sen-… muhtemelen silahı tutmak istersin,… bize anlatmak için- hadi bakalım.
Bize anlatmak zorundasınız.