Examples of using Cennet in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
İlk cennet.
Sti̇li̇: alabora cennet& dünya.
Cennet ve cehenneme inanıyor musun?
Burası cennet olamaz.
Cennet bahçesi gibiymiş.
Cennet kaybolmuştu ama onu buldum
Cennet takva sahiplerine yaklaştırılır.
Tabii ama Cennet Şelalesinde otobüs olduğunu zannetmiyorum.
Cennet bu rahibe!
Cennet ve cehennemin orada olduğuna inanırlar.
Cennet gibi bembeyaz.
Cennet ve cehennemin Yaradanıyım.
Dünyanın Cennet olabileceğini hiç düşünmemiştim.
Cennet sen ve onun için.
Cennet aşkına, hiçbir şey bilmiyorsun.
Cennet desenize.
Sence Cennet var mı, Tenkill?
Neden bizi cennet ateşiyle korkutuyorsun?
Finlandiyaya cennet diyecek kadar ileri gitmezdim.
Cennet ve cehenneme inanıyor musun?