Examples of using Devam ederler in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Dickie ve Tom birlikte seyahatlerine devam ederler.
Elmasların çok yüksek fiyattan toptan satışına devam ederler.
İşe alınır, işten kovulur, yola devam ederler.
Üniversiteye giren öğrenciler eğitim hayatlarına devam ederler.
Devrim karşıtı eylemlerine devam ederler.
Uzaktan bir yelkenliyi izlemeye devam ederler.
Elmasları çok yüksek fiyattan satmaya devam ederler.
Gelişmeye, seni şaşırtmaya devam ederler.
Elmasları çok yüksek fiyattan satmaya devam ederler.
Sonra çalışmaya devam ederler.
Sonra çalışmaya devam ederler.
Ve hayatlarına devam ederler.
Göçebe kuşlar, kuzeye olan yolculuklarına devam ederler.
Kim olduğunu ve kim olacağını belirlemeye devam ederler.
Devam ederler ve karbonu da daha ağır elementlere dönüştürürler.
ertesi gün bir uçak geçer, keyifli yollarına bihaber olarak devam ederler.
Conrad ve Dylan haftalık sohbetlerine squash oynarken devam ederler ve ilk kez Dylan oyunu kazanmıştır.
Ve savaşlarına Dünyada devam ederler. Yanardağ patlayınca hepsi uyanır.
Ve savaşlarına Dünyada devam ederler. Yanardağ patlayınca hepsi uyanır.
Günlük olana kadar meme emmeyi bırakmazlar ve bundan günler sonra da aralıklarla süt emmeye devam ederler.