Examples of using En kişisel in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
dış dünyamız arasındaki… en kişisel bağımızın krallığında
Şu an üzerinde çalıştığımız şey, tarihteki en kişisel hayatta kalma esaslı korku oyunu.
Tanrının eylemleri içinde en kişiseli mucizeler ve şifacıIıktır.
Terry, en kişiseli diyebiliriz.
Bu sizin en kişisel kitabınız.
Hayaletler Diyarında Bir Olay… şu ana kadar yazdığın en kişisel roman olsa gerek.
o grupta en kişisel hislerini anlatıyordu.
Ama ne yazık ki, neredeyse her şeye bir çözüm üretiyormuş gibi görünen adam, en kişisel zorluğu karşısında giderek zayıf düşüyordu.
Close Encounters belki de en… hatta kesinlikle o zamana kadar yaptığım en kişisel filmimdi… çünkü aynı zamanda bir ailenin de tasfiyesiydi.
Hiç şüphe yok ki bunlar hayatınızda aldığınız en mahrem, en kişisel, en zor kararlar olacak.
En temel kişisel özgürlüklerimiz.
Her neyse, en ilginç kişisel karakterli insandı.
Dünyanın en gelişmiş kişisel bilgisayar mikro işlemcilerinden biridir.
Bu sefer, en kişisel soruya odaklanacağız.
Sanatçıya göre'' en kişisel ve samimi albümü'' diyor.
Ve en kişisel olanı.
En kişisel bilgini verirsin. Sırların geri dönüp seni yıksın diye.
Fangs benim en iyimdi… en kişisel fikrimdi.
Vücut sanatı en kişisel alanlardan biridir.