ENDIŞELENMENIZE GEREK in English translation

• need to worry
• you don't have to worry
• you won't have to worry

Examples of using Endişelenmenize gerek in Turkish and their translations into English

L endişelenmenize gerek.
I have to worry.

Endişelenmenize gerek yok.
Nothing to worry about.

Onun için endişelenmenize gerek kalmadı.
You don't have to worry about him anymore.

Benim için endişelenmenize gerek yok.
There is no need to worry about me.

Endişelenmenize gerek yok.
No need to be alarmed.

Artık benim hakkımda endişelenmenize gerek yok. İlişkinize karışmayacağım.
You guys don't have to worry about me interfering with your relationship anymore.

Ama endişelenmenize gerek yok Bay Aschenbach.
But no need to be concerned, Mr. Aschenbach.

Endişelenmenize gerek yok.
No need for concern.

Bunun için endişelenmenize gerek yok, efendim.
That's nothing to worry about, sir.

Endişelenmenize gerek yok.
No worrying.

Endişelenmenize gerek yok.
Absolutely nothing to worry about.

Endişelenmenize gerek yok.
No worries.

Anahtarlar için endişelenmenize gerek yok, çünkü kilitlerimiz yok.
You don't have to worry about keys, because we got no locks.

Endişelenmenize gerek yok, Bay Brunner.
Don't worry about anything, Mr. Brunner.

Endişelenmenize gerek yok, gömüldü.
No need to worry about burying him.

Richard hakkında endişelenmenize gerek yok.
You don't need to worry about Richard, or the others.

Onu unut artık Endişelenmenize gerek yok artık.
Doesn't have to worry anymore.

Artık endişelenmenize gerek yok.
There is nothing to worry about now.

Endişelenmenize gerek yok. -Richard!
Richard! Not to worry.

Dinle, hiçbir şey için endişelenmenize gerek yok, tamam mı?
Listen, y'all ain't have to worry about nothing, okay?