i have to say
söyleyeceklerimi
söylemeliyim
söylemek zorundayım
söylemem gerek
söylemem lazım
demek zorundayım
söylemem gerektiğini
belirtmem gerekir
belirtmem gerek
söylemem gereken şey gotta tell you
söylemem gerek
söylemem lazım
söylemek zorundayım
anlatmam gerekiyor
sana söylemem gereken
şunu söyleyeyim
sana söylemem gerekiyor
sana anlatmam gerek gotta say
söylemem gerek
söylemem lazım
söylemek zorundayım
demem lazım
demen lazım
şunu söyleyeyim i must say
söylemeliyim
söylemem gerek
söylemek zorundayım
söylemem gerekir
söylemem lazım
olduğunu söylemeliyim
demek zorundayım
belirtmem gerekir
demem gerektiğini
ettiğini söylemeliyim i have to tell
söylemek zorundayım
söylemem gerek
söylemem lazım
anlatmak zorundayım
söylemem gerektiğini
anlatmam gerek
anlatmam lazım
bahsetmek zorundayım
bahsetmem lazım
bildirmem gerek need to tell
söylemem gerek
söylemem lazım
anlatmana gerek
anlatmam lazım
söyleme ihtiyacı
söylemek istiyorum
bahsetmeye gerek
anlatma ihtiyacını
bahsetmem lazım i got to tell i need to say
söylemem gerek
söylemem lazım
söylemek istiyorum
söylemem gerektiğini
benim için yaptığın onca şeyden sonra bunu söylemem lazım
demem lazım
söylemem söylemem gereken bazı şeyler var
demem gerek
söylemem gereken i must tell
söylemem gereken
söylemem gerek
söylemem lazım
söylemeliyim
anlatmak zorundayım
demem lazım
anlatmam gerek i should tell
Bay Pye biralarindan birini kirdigini söylemem gerek . Sen hangisisin? Which one are you? I need to tell Mr. P? Bunların hepsinin tutumla ilgili olduğunu düşündüğümü söylemem gerek . Gidelim. Let's go. I gotta say , I think it's all about the attitude. Söylemem gerek , beni hayal kırıklığına uğrattınız.Bunu söylemem gerek yoksa içimde kalacak. Baban. Söylemem gerek , tüm bu annelik işi gerçekten kolay olacak sanırım.I got to say , I think this whole mom thing is gonna be really easy.
Söylemem gerek Sonus sadece zeki değil.Sonus isn't just smart. I got to tell you. Anna, sana bir şey söylemem gerek . Lex, Iütfen. Lex, please. Anna, I need to tell ya something. I must tell someone.Söylemem gerek ki, Bay Churchillin çizme hizmetçisi bir zenci.I should tell you that Mr. Churchill's boot man is negro.Bir şey söylemem gerek . Bitti. I'm out. Well, I need to say something. Söylemem gerek , esmer hâlini beğendim.I like you as a brunette. I got to say .Paigee akşam gecikeceğimi söylemem gerek . Pardon. Sorry. I got to tell Paige it's gonna be a late night. Anna, sana bir şey söylemem gerek . Lex, Iütfen. Anna, I need to tell ya something. Lex, please. Kuşlarıma söylemem gerek . I must tell the birds.Ne söylemem gerek , bilmiyorum. I should tell them.Bir şey söylemem gerek . Bekle. Amen. Wait. I need to say something. Amen. Söylemem gerek , esmer hâlini beğendim.I got to say , I like you as a brunette.Ne? Sana bir şey söylemem gerek dostum? I got to tell you something, man. What?Öyle değil. Sana bir şey söylemem gerek . It's not that. I need to tell you something.
Display more examples
Results: 1637 ,
Time: 0.0505