Examples of using Sana bir şey söylemem gerek in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Evet… dinle… Sana bir şey söylemem gerek.
Narin. Sana bir şey söylemem gerek. Dinle.
Narin. Listen. I must tell you something.Sana bir şey söylemem gerek.
I should tell you something.Brittany, sana bir şey söylemem gerek.
Öyle değil. Sana bir şey söylemem gerek.
Frank, dinle. Sana bir şey söylemem gerek.
Sana bir şey söylemem gerek. Evet… dinle.
Yeah. Listen, I have to tell you something.Arthur, sana bir şey söylemem gerek.
Arthur, I have got something to tell you.Jesse, sana bir şey söylemem gerek.
Jesse, I must tell you something.Hey. Sana bir şey söylemem gerek.
I need to tell you something. Hey.Sana bir şey söylemem gerek. Frank, dinle.
Frank, listen, I gotta tell you something.Sana bir şey söylemem gerek. Dinle.
I have to tell you something. Listen.Sana bir şey söylemem gerek. Dinle. Narin.
Narin. Listen. I must tell you something.Sana bir şey söylemem gerek. Tebrikler.
Congrats. I gotta tell you something.Bekle. Ne? Sana bir şey söylemem gerek.
I need to tell you something. Wait. What?Sana bir şey söylemem gerek, tamam mı? Lacey! Lacey!
I have to tell you something, okay? Lacey! Lacey!Sana bir şey söylemem gerek. Teşekkürler.
I have got something to tell you. Thanks.Sana bir şey söylemem gerek. Tamam, bak.
Okay, look. I must tell you something.Tamam. Erica, sana bir şey söylemem gerek.
Erica, I need to tell you something.- Okay.Sana bir şey söylemem gerek.- Alex, bekle.
I have to tell you something.- Alex, wait.
