Examples of using Sana in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Evet, pekala, asıl beni üzeni söyleyeyim sana.
Evet, pekâlâ, asıl beni üzeni söyleyeyim sana.
Eğer biraz badana yaparsan… sana, kısa ayak parmağımı gösteririm.
Bana bir iyilik yaparsan sana 5000 dolar veririm. Git buradan!
Sana polis çağıracağımı söylemiştim. Gördün mü?
Sana bir eşarbı bağlamanın 50 yolunu göstereceğim!
Sana 500$ vereceğim, tamam? Hadi?
Bu durumda, sana tüm detayları vereceğim.
Cazibe eksikliğin sana pahalıya patlayacak oğlum.
Sana ne yapacağımı sanıyorsun ki?
Sana söz veriyorum,
hayatini kurtaririz. Sana soz veriyorum.
Sana benden bu kadar, Dannyye yaptığımız yeter.
Amanda, sana revire gidip uzanmanı.
Sana Codylerle işimiz bitti demiştim?
Sana Yv Huo Şehrini korumanı emretmiştim
Sana destek için şerifi ara demiştim.
Görüyor musun? Sana daha büyük bir vazo bulacağımı söylemiştim?
Dean, sana dönmek zorunda olduğumu.
Tanrım! Sana sol şeritten uzak ol.