GEZERIM in English translation

i travel
seyehat ediyorum
seyahat ederim
seyahat ettiğim
yolculuk
geziyorum
dolaştım
gezerim
go
git
gidin
gidip
gidelim
yürü
gideriz
bakalım
dönün
gir
poppin
patlatmak
gezerim
and
ve
ayrıca
peki
edip
hem
sonra
ise
arasında
move around
etrafından dolaş
etrafında hareket et
hareket edebileceğime bakmama izin ver toparlayabilir
gezerim
ride
araba
binmek
gezinti
araç
sürüş
bir sürüş
yolculuk
sür
gezisi
git

Examples of using Gezerim in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bazen herkes uyurken tek başıma gezerim.
Sometimes I walk alone at night when everybody else is sleeping.
Ne demek dünyayı gezerim?
What you mean,'walk the Earth'?
Ve o şehirdeyken, ben ülkeyi gezerim.
And when he's in town, I'm generally in the country.
Belki de sırt çantamla Avrupayı gezerim.
Maybe i will go backpack through europe.
Ben çok gezerim.
I'm much travelled.
Talaş beni hasta ediyor. Aç gezerim.
I will go hungry first. This makes me sick.
Ben çok gezerim.
I travel a lot.
Ben gezerim.
Kendime bir deve alır ve çölde gezerim.
I will buy myself a camel and go riding off into the desert.
Ama en azından bağı gezerim.
But at the very least, I'm gonna explore the vineyard.
Belki gezerim.
Travel, maybe.
Ben hemen hemen her gün gezerim.
I travel almost every day.
Bazen gezerim.
Sometimes I do.
Gezerim. Eğlenirim. Ben jokerim.
I play around. I have fun.
Gezerim. Eğlenirim. Ben jokerim.
I have fun. I play around.
Keyfin böyle olacaksa seninle dünyayı gezerim ben.
I will take you around the world, if you keep up this cheer.
Ben çok gezerim, yani kimi arıyorsan… onlarla karşılaşmış ya
I move around a lot,
Ben çok gezerim, yani kimi arıyorsan… onlarla karşılaşmış ya
I move around a lot,
Paralar gezer, Dirk.- Yani?
Meaning?- Coins travel, Dirk?
Bütün Avrupayı trenle gezeriz.- Evet.
Yes.- Go all over Europe by rail.
Results: 50, Time: 0.0502

Top dictionary queries

Turkish - English