GITMEDIĞINDE in English translation

don't go
gitme
girme
çıkma
geçme
yürümez
dolaşma
hoşlanmadılar , üstelik bu sıcakta savaşa gitmeyin
dont go
gets
al
almak
hemen
var
bin
geç
çabuk
biraz
getir
alın

Examples of using Gitmediğinde in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Veya belki de senin gibi başarılı yazarlar işler istedikleri gibi gitmediğinde sinir krizi geçiriyordur.
Or maybe it's just that successful writers like you throw tantrums when things don't go the way they expect.
Saftım. Saftım. neyin doğru gitmediğini öğrenmeye çalışır. Bir şeyler yolunda gitmediğinde.
He tries to learn Why didn't that go well? When there's something that doesn't go well, Naive. Naive.
Büyük bir kulüpken işler yolunda gitmediğinde durum daha da zor olabilir.
The problem is when you're at a big club, and it's going wrong, it can be a lot tougher.
Ve de zayıf erkekler için işler iyi gitmediğinde daha sonra,
And if it doesn't go good for the weak man, then… maybe he
geleni yaptığınızı söylemeye değil. Yirmi yıl doktorluk yaptıktan sonra bir şey yolunda gitmediğinde bu kadar üzüldüğünüz için.
because after 20 years of being a doctor when things go badly, you still take it this hard.
O şeyler kollarını kopardığında ve kimse yardımına gitmediğinde sence neler hissetmiştir?
What do you think he was thinking when those things ripped his arms off and nobody went to help him?
Herhângi bir çatışma durumunda yahut işler istediği gibi gitmediğinde… öylece ortadan kaybolur.
Any sign of conflict or things not going his way, and he just… disappears.
Bir şeyler yolunda gitmediğinde.
he tries to learn Why didn't that go well?
İşler yolunda gitmediğinde, suçlayacak birini bulmaya çalışmak insanın doğasında, bilirim.
I know it's human nature, to try and find somebody to blame when things don't go right.
Yani insan tanrının verdiği onca şeyle birlikte doğar ve bazı şeyler yolunda gitmediğinde,… insan birden bire vazgeçer
And things don't go its way, so it just gives up, and the good Lord takes everything back?
Yani insan tanrının verdiği onca şeyle birlikte doğar ve bazı şeyler yolunda gitmediğinde,… insan birden bire vazgeçer
Alone? So a soul is born with everything the Lord give it… things don't go it's way, so it gives up,
Bazı şeyler planlandığı gibi gitmediğinde, ereksiyon olunamadığında
Man And when things don't go as planned,
Ve aynı zamanda, işler yolunda gitmediğinde dışarıdakini düzeltmek için çok uğraşırız; ama dış dünya üzerindeki kontrolümüz kısıtlı, geçici
And also, when things go wrong, we try to fix the outside so much, but our control of the outer world is limited,
ona sırtını dönüp gitmediğinde-- ne olursa olsun,
doesn't walk away from him in any situation, irrespective of how he behaves,
kürek çektiğinizde ve kayık gitmediğinde, kayıktaysanız ve kürekleri nasıl kullanacağınızı bilmiyorsanız
it doesn't move. If you get in a boat, and you don't know how to use the oars
hizmetkarlar bilinçsizce uygun adım dans ederken… işler yolunda gitmediğinde… travmalar çakışıyor.
servants unconsciously dancing in lock step… so that when things go wrong… traumas converge.
Pekâla, iyi gitmediğinde tek fiş yatırır.
Okay, if you're going to bet one.
Bir iş yolunda gitmediğinde en başa geri dönersin.
When a job went wrong, you went back to the beginning.
Hasta olup okula gitmediğinde hep bunu isterdin.
It's what you always wanted when you stayed home sick from school.
işler yolunda gitmediğinde bile vazgeçme.
even when things get you down.
Results: 684442, Time: 0.0313

Top dictionary queries

Turkish - English