Examples of using Gitmek zorunda değil in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Eve gitmek zorunda değil ama burada da kalamaz.
Gitmek zorunda değil di mi? Kızım?
Ama okula gitmek zorunda değil, baban kararını verdi.
Yo, gitmek zorunda değil.
Eve gitmek zorunda değil.
Neden babam hiç kiliseye gitmek zorunda değil?
Kimse bir yere gitmek zorunda değil.
Ve hiç kimse şu Brickhousea gitmek zorunda değil.
Dinleyin. Kimse Romaya gitmek zorunda değil.
O kadar ileri gitmek zorunda değil.
Bu kötü gitmek zorunda değildir.
Bu yoldan gitmek zorunda değiliz.
Tom tek başına oraya gitmek zorunda değildir.
Tom herhangi bir yere gitmek zorunda değildir.
Lütfen, gitmek zorunda değilsin.
Eve gitmek zorunda değilsiniz ama burada kalamazsınız.
Belki de gitmek zorunda değilsindir.
Tekrar okula gitmek zorunda değilsin.
Tom hastaneye gitmek zorunda değildi.