Examples of using Gitmemesi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Kadınların okula gitmemesi gerektiğine inanıyor.
Mayanın çekip gitmemesi iyi bir şeylerin yaklaştığı anlamına gelmez.
Kimsenin gitmemesi gerektiğini düşünüyorum.
Willy, sevgilini kimsenin gitmemesi gereken Karantina Bölgesine götürüyor.
Hayatta olanların gitmemesi gereken yere gitmiş. .
Belki gitmemesi gerekiyor.
Çiftlik sahibi onları hiçkimsenin gitmemesi gereken bir yere gönderdi.
Tom tek başına oraya gitmemesi konusunda Mary tarafından uyarıldı.
Rachel onunla gitmemesi gerektiğini bilmeliydi.
Bu kadar ileri gitmemesi gerekirdi. Bizi yakalatacaktı.
Neden Romaya gitmemesi gerekiyor?
Clive gitmemesi için yalvardı.
Oraya gitmemesi gerekiyordu, değil mi?
Çünkü gitmemesi gereken bir yere giderse.
Neden hiç gitmemesi gerektiğini gördün mü?
Sizin yaşınızdaydı. Gitmemesi gereken bir yere gitti. .
Kimsenin gitmemesi gereken bir yerden.
İşlerin yolunda gitmemesi durumuna da fazlaca alışkınım.
Işlerinin yolunda gitmemesi Sana kaba davranma hakkını vermez.
Gidecek! Gitmemesi daha iyi olsa da.