HATIRLATILDIĞI ZAMAN in English translation

Examples of using Hatırlatıldığı zaman in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Evet hatırladığım zaman.
When I remember.
Hatırladığın zaman bunu hissettim.
When you remembered, I could feel it.
Croatoanu hatırladığı zaman.
When she remembers Croatoan.
Hatırlamadığınız zaman içinde dışarı çıkmadığınızı söyleyebilir miyiz?
Could we say you didn't go out in the time you remember?
Croatoanu hatırladığı zaman… Beyler,
When she remembers Croatoan… Guys,
Hatırlamam zaman aldı.
It took me a while to remember.
Hatırladığım zaman, her şeyin… bir anda başladığına inandığımı hatırlıyorum..
Everything begins with one exact moment. When I remember it, I remember believing.
Hatırladığım zaman… onunla daha fazla zaman… geçirmek istediğimi hatırlıyorum..
When I remember it… I remember wanting.
Hatırladığım zaman, anladığımı hatırlıyorum..
When I remember it, I remember understanding.
Hatırladığım zaman, her şeyin… bir anda başladığına inandığımı hatırlıyorum..
When I remember it, I remember believing everything begins with one exact moment.
Hatırladığım zaman, kaz vuruşları yapıyorum.
When I remember, I get goosebumps.
Onu hatırladığım zaman, anladığım korkunç, hastalıklı hisler.
But I get this… horrible, sick feeling when I remember him.
Ve o anda, hatırladığım zaman.
And that moment, when I remember.
Çilek yediğim zaman ve hatırladığım zaman.
When I eat strawberries. And when I remember.
Ve kendilerine Rablerinin ayetleri hatırlatıldığı zaman onlara karşı sağır
When reminded of their Lord's revelations, do not fall
Ve kendilerine Rablerinin ayetleri hatırlatıldığı zaman onlara karşı sağır
And those who, when they are reminded of the Ayat(proofs, evidences, verses, lessons,
Ve kendilerine Rablerinin ayetleri hatırlatıldığı zaman onlara karşı sağır
When they are admonished with the Signs of their Lord, droop not down at them
Ve kendilerine Rablerinin ayetleri hatırlatıldığı zaman onlara karşı sağır ve kör davranmazlar.
Who do not behave like the blind and the deaf, when the Revelations of their Lord are recited to them for admonition;
Onlar, kendilerine Rablerinin ayetleri hatırlatıldığı zaman, onun üstünde sağır
When reminded of their Lord's revelations, do not fall
Onlar, kendilerine Rablerinin ayetleri hatırlatıldığı zaman, onun üstünde sağır ve körler olarak kapanıp kalmayanlardır.
Who do not behave like the blind and the deaf, when the Revelations of their Lord are recited to them for admonition;
Results: 9994, Time: 0.0296

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English