Examples of using Hava karanlık in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hava karanlık, bir canavarın seni yeme olasılığı yüksek.
Hava karanlık olmalı.
Hava karanlık olduğu için arabayı tam hatırlamıyorum.
Hava karanlık, değil mi?
Hava karanlık.
Kasabadaki her yerde hava karanlık oluyor.
Ay yok, hava karanlık.
Bu oda hava karanlık.
O odada hava karanlık.
Hava karanlıktı, Sıçrayanlar tetikteydi, birşey kıpırdadı.
Hava karanlıktı, o da beni gördü. Silahına davrandı.
Hava karanlıktı ve.
Hava karanlıktı ve etrafta kimse yoktu.
Hava karanlıktı. Evet çok fazla kan vardı ama.
Hava karanlıktı ve toprak yolda giderken kaybolmuştuk.
Ve hava karanlıktı.
Ormanda hava karanlıktı.
Hayır. Hava karanlıktı ve sis vardı.
Hava karanlıktı ve onun hareket ettiğini mi gördün?
Hava… karanlıktı. Ne?