Examples of using Herşeyden önce in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Herşeyden önce, tamam-- sizi siteye götüreceğim.
Herşeyden önce demiryolu yeni insanların ve okulun gelmesini sağlayacak.
Herşeyden önce, nasılsın?
Herşeyden önce, Manchesterı seviyorum.
Herşeyden önce o gelir.
Fakat herşeyden önce, yaptığım hatalar… Barış… şimdi önemsediğim şey.
Herşeyden önce babasının kızı.
Sen, herşeyden önce, astro-navigator, ve Niza.
Ama herşeyden önce ben olmalıyım!
Herşeyden önce, sen bir uzmansın,
Birkaç nedeni var herşeyden önce güneşi görebiliyorum tamam?
Herşeyden önce, bir asker.
sanki seni yıllar önce gördüm, herşeyden önce.
Barış… şimdi önemsediğim şey. Fakat herşeyden önce, yaptığım hatalar.
Elbise giyen bir tip değil…- Herşeyden önce o, bin dolarlık takım.
Juliada gördüğüm şey, herşeyden önce hayattı.
Tamam, ama herşeyden önce, neyi aldatma olarak sayarsın bilmiyorum ama,
Tamam, herşeyden önce, sen ve Luc, birlikte vakit geçirip biraz konuşmadan hiç bir şeyi çözemezsiniz.
Herşeyden önce, Mike Susanın hayatının aşkıydı,
Herşeyden önce akademik kurumlara bir kalite kontrol sistemi getirilmeli, bu da bizi