Examples of using Işin dışında in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Flakesi işin dışında tutmana yardım edebilirim diye düşünüyorum ve o zaman, istediğin bütün o parayı kazanabilirsin.
Anlatıcı benken onun şansı altında ve işin dışında, annesiyle taşınmaya zorlandı kendi yaşam olaylarını anlatmanın azaldığı yere.
High Star artık bu işin dışında tutulacak ve Howard Erickson hapse girecek.
Ne yapmaya çalışıyorsun… beni işin dışında bırakmaya mı kartal göz?
Waltersın eroini satmasını engellemek… ve onları temelli olarak bu işin dışında bırakmak.
Ne yapmaya çalışıyorsun… beni işin dışında bırakmaya mı kartal göz?
kabul edersen Lewis Parmayı bu işin dışında bırakmak.
Fakat, besinimiz lolipop gibi basit moleküllerden yapılmış ise bu işçilerin bazıları işin dışında bırakılabilir.
kapalı tutamamış… ve müvekkilimiz de işin dışında kalacaktı.
Eğer şu an normal bir çalışma ortamında olsaydık… işin dışında kalabilirdin.
Kanein peşine düştüğün anda, bu işin dışında kalırsın.
Kanein peşine düştüğün anda, bu işin dışında kalırsın.
Ne kadar çabuk işin dışında olduğunuzu kafanızdan alırsınız, o kadar iyidir.
Ne kadar çabuk işin dışında olduğunuzu kafanızdan alırsınız, o kadar iyidir.
Bilirsiniz, o içinde olmak istiyor ve hatta farkedilmeden çıkmak, işin dışında halka karışıyor.
Tommy bir kadın olarak bu işin dışında olurdum.
Ve senin gibi kardeşle, Tommy… bir kadın olarak bu işin dışında olurdum.
Lin işin dışında.
O işin dışında.
Buddha Plakçılık işin dışında.