Examples of using Kabul etmek zorundasın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu Budapeşte işinin sağlam bir iz olduğunu kabul etmek zorundasın.
O zamana kadar, onun ne demek olduğunu kabul etmek zorundasın.
Ama seksi bir kız olduğunu kabul etmek zorundasın.
Onları oldukları gibi kabul etmek zorundasın.
Bensiz hiçbir şey öğrenemeyeceğini, kabul etmek zorundasın.
Ama onun hayatı, onun seçimi. Ve bunu kabul etmek zorundasın.
Buna şüphem yok ama neredeyse Magnusun yanına kar kalacağını kabul etmek zorundasın.
Ama birlikte olmamızın iyi geldiğini kabul etmek zorundasın.
Kontrol etmeden önce, bir parçan olduğunu kabul etmek zorundasın.
O zamana kadar… olması gerekenin bu olduğunu kabul etmek zorundasın.
Bize bu klinikte kötü davranıldığını kabul etmek zorundasın.
Ama seksi bir kız olduğunu kabul etmek zorundasın.
Bize bu klinikte kötü davranıldığını kabul etmek zorundasın.
İmkansız olduğunu biliyorum, ama kabul etmek zorundasın.
Gerçeği kabul etmek zorundasın.
Hastanın isteğini kabul etmek zorundasın. Sen istemesen bile.
Hayır cevabını kabul etmek zorundasın çünkü bu işler böyledir.
Ne istediğini kabul etmek zorundasın.
Marshak, kabul etmek zorundasın.
Onları kabul etmek zorundasın.