Examples of using Karanlık tarafa in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hayır, siz beyaz oğlanlar karanlık tarafa bu yüzden geçmezsiniz.
Julia ve ben, Mae ile Dianayı karanlık tarafa çekmeye çalışıyoruz.
Şunu açıkça söyleyebiliriz ki Megyn Kelly karanlık tarafa geçti.
Bobby, biraz karanlık tarafa gidiyorsun.
Hep karanlık tarafa karşı direnebileceğini ümit ettim.
Kardeşim karanlık tarafa geçtiyse ve bunca zamandır hortlaksan yarın hastalık izni alacağım.
Luke, Kylea iyi şans diler ve yine de Jadenın karanlık tarafa döndüğüne, her zaman umudun olduğunu
Karanlık tarafa hoş geldin, arkadaşım. Öğle yemeğinde kandırmaca, akşam yemeğinde intikam var. Kahvaltıda
Eğer çok küçük bir ihtimal bile varsa bu karanlık tarafa geçen bir Süpermen ile karşı karşıyayız demektir.
Kardeşim karanlık tarafa geçtiyse ve bunca zamandır hortlaksan yarın hastalık izni alacağım.
Kardeşim karanlık tarafa geçtiyse ve bunca zamandır hortlaksan yarın hastalık izni alacağım.
içindeki bu gücü hissedince karanlık tarafa yenik düştü.
Kendini güce açtığında iraden güçlü değilse karanlık tarafa karşı savunmasız hale gelirsin.
Sanki karanlık tarafa yavaşça geçmişsin de, ben senin gerçek bir ahmak haline gelmeni fark edememişim gibi.
Karanlık tarafa geçeceğimi söylemiyorum, ama… sanırım bunda bayağı başarılı olurdum.
Terazinin kefelerinin karanlık tarafa eğilmesiyle birlikte, üç savaşçımız, kaçışlarını planladıkları gibi saldırıya karşı önlem almalılar.
Mercy, karanlık tarafa hizmet ediyor olabilir. Ama bu, bence ona tehlikeli bir cazibe katıyor.
Terazinin kefelerinin karanlık tarafa eğilmesiyle birlikte,… üç savaşçımız, kaçışlarını planladıkları gibi saldırıya karşı önlem almalılar.
Terazinin kefelerinin karanlık tarafa eğilmesiyle birlikte,… üç savaşçımız, kaçışlarını planladıkları gibi saldırıya karşı önlem almalılar.
Karanlık tarafa!