KORKU VE ENDIŞE in English translation

and anxiety
ve endişe
ve kaygı
ve anksiyete
ve korku
kattý panik ve
fear and anxiety
korku ve endişe
fear and worry
korku ve endişe
apprehension and fear

Examples of using Korku ve endişe in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Yüzleşmesi çok zor olan korku ve endişelerimizi en derine gömeriz.
Fears and anxieties buried so deeply that they're just too painful to face.
Aman Tanrım. Korku ve endişeleri var.
She has fears and worries- Oh, my god.
Korku ve endişeleri var. Aman Tanrım.
Oh, my god. She has fears and worries.
Korku ve endişeleri var. Aman Tanrım.
She has fears and worries-Oh, my god.
Aman Tanrım. Korku ve endişeleri var.
Oh, my god. She has fears and worries.
Bu duvarların ötesinde korku ve endişeden başka hiçbir şey yok.
There is nothing beyond those walls but doubt and fear.
Ulusal arenada… kendi adamlarımızın korku ve endişelerini planlıyorlar.
They're projecting our own personal fears and anxieties… onto the national stage.
Önüne bir zorluk çıktığında Ve için korku ve endişeyle dolduğunda.
And you are filled with dread and worry♪.
Korkunu ve endişeni anlıyorum, Mera.
I understand your fear, your reluctance, Mera.
Korkunu ve endişeni anlıyorum, Mera.
I understand your fear and your reluctance, Mera.
Korkun ve endişelerin gidecek ve dileğin gerçek olacak.
Your fear and worries will go away and your wish will come true.
Nevrozlarımızın, korkularımızın ve endişelerimizin kaynağı onlar.
They're the source of all of our neurosis, fears, and anxieties.
İfade etmek istediğim bazı korkularım ve endişelerim var.
I have some fears and concerns that I want to express.
Büyük korku ve endişe alametleri var.
There are also signs of great fear and anxiety.
Korku ve endişe hissediyorum… karanlık… yalnızlık.
I feel fear, anxiety, isolation and darkness.
Evet, şimdi korku ve endişe yerini rahatlığa ve rahatlığa bıraktı.
Yeah. Now instead of feeling scared and anxious… I feel relaxed and… relaxed.
fakat büyüüdkçe korku ve endişe öne çıkmaya başladı, ve şimdi.
but then fear and judgment got in the way as I grew older, and now.
Onlar ki“ Rabbimiz Allahtır” deyip sonra da dürüst hareket ederler, işte onlara korku ve endişe yoktur, onlar kendilerini üzecek hiçbir durumla da karşılaşmazlar.
Indeed, those who have said,"Our Lord is Allah," and then remained on a right course- there will be no fear concerning them, nor will they grieve.
Kalpleri korku ve endişeyle doluydu.
Theirs hearts burning of fear and pity.
Korku ve endişeyle dolu bir dünya.
It's a world of dread and fear.
Results: 358, Time: 0.0357

Korku ve endişe in different Languages

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English