KORUMALARINA in English translation

protect
korumak
koruyun
korur
koruma
koruyayım
bodyguards
muhafız
koruması
koruma
fedain
guards
muhafız
gardiyan
güvenlik
bekçi
koru
nöbetçi
koruma
hazırlıksız
görevli
savunmasız
the protection
koruması
koruma
güvenliği
himayesi
to defend
savunmaya
korumaya
savunacak
karşı
to maintain
korumak
sürdürmek
sağlamak
tutmaya
bakımı
devam ettirmek
muhafaza etmek
idame ettirmek
bakımını
sağlayabilmek için

Examples of using Korumalarına in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bakan Mossun Özel Servis korumalarına sordum. -Evet.
I checked with Secretary Moss Secret Service detail. Yeah.
Amerikalıların nükleer silahlarıyla bizi korumalarına kabullenmek zorunda kaldık.
They have nuclear weapons to protect us.
Bu adamların bizi korsan sularında korumalarına ihtiyacımız var.
We need them to protect us in pirate waters.
Bu adamların bizi korsan sularında korumalarına ihtiyacımız var.
We need these men to protect us in pirate waters.
Ben de hayatımın bu adamlara hayvanları korumalarına yardım etmeye adamaya karar verdim.
To helping these guys protect these animals. And I made the choice to dedicate my life.
Şiddet paranoyası, Bay Mynorın korumalarına saldırı dairesine zorla girilmesiyle
Accusations of violent paranoia, the attack on Mr. Mynor's bodyguards, the feud with the Borodins, as evidenced by
Ben de hayatımın bu adamlara hayvanları korumalarına yardım etmeye adamaya karar verdim.
And I made the choice to dedicate my life… to helping these guys protect these animals.
Ziyafet sırasında, aniden Artabanesin Ermenileri Guntharicin korumalarına saldırıken, iddia edildiğine göre Artabanes Guntharice ölüm darbesini indirdi.
Suddenly, during the banquet, Artabanes' Armenians fell upon Guntharic's bodyguards, while Artabanes himself allegedly landed the killing blow on Guntharic.
Fransızlar yerleşimlere saldırırsa gidip ailelerini ve evlerini… koloni milisi, William Henry kalesine gitmez. korumalarına izin verilmezse.
If they're not allowed leave to defend their farms and families… than no colonial militia is going to Fort William Henry. if the French attack the settlements.
ülkenin kurucu halklarının askeri miraslarını korumalarına da olanak sağlayacak.
while allowing the country's constituent peoples to maintain their military heritage.
mutantlar, hepimiz için birer tehlike MRDnin bu güzide memurlarının korumalarına rağmen.
because mutants are a danger to us all, despite the protection of these fine officers from the MRD.
atlılara ve İmparatorluk korumalarına ihtiyacı olurdu.
he would need agents… soldiers, horsemen… imperial guard.
karşılığında da… Zamaninin özel korumalarına silah getirdiğinden haberi var mıydı?
opium to Uzbekistan and returned with weapons for Zamani's private guard?
Orada olmalarına, ayıları korumalarına ve vahşi doğada yaşamalarına,
And for being out there, and for protecting bears and living in wild nature.
Bu anlaşma güçlülerin yoksullar üstündeki güçlerini korumalarına yardım edecek. Çünkü bir genel vali olacak. Bizim kukla parlamentomuzu kontrol edecek.
This treaty will copper-fasten the hold of the powerful over the poor because there will be a governor general who will have our puppet parliament on a leash.
Gürcülerin kültürlerinin bazı yönlerini korumalarına izin verirken,
While they allowed the Georgians to keep some aspects of their culture,
kadar özel bir yerde yaşadıklarını bilmeleri gelecekte de çevrelerini korumalarına yardım edebilir.
knowing what a special neighbour they have may help to protect it for the future.
Bu ilişki hassas ortamlarını korumalarına yardım etmiştir.
a relationship which has helped to protect their fragile environment.
aynı zamanda ruhani tehlikelere karşı… kendilerini korumalarına yardım ediyor.
from being ascended… and helps people towards defending themselves on the physical plane.
Onların yasalarına, vergilerine ya da korumalarına ihtiyacımız yok ve Washington için olan görevime ta ki kralın son adamı İngiltereye doğru yola çıkana kadar son vermeyeceğim.
We do not need their laws, their taxes, or their protection. And I will not stop my mission for Washington until the last king's man has set sail back to England.
Results: 61, Time: 0.0562

Top dictionary queries

Turkish - English