Examples of using Neredeyse her şeyi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Neredeyse her şeyi. Bu çantalar da nedir?
Neredeyse her şeyi istiyor.
Carmen kasırgası dün buradan geçti ve yolundaki neredeyse her şeyi yok etti.
Sıcak hava dalgası neredeyse her şeyi öldürdü.
Öldükten sonra, hayatımla ilgili neredeyse her şeyi unutmuştum.
Neredeyse her şeyi hallettim.
Franklin Fairchild, neredeyse her şeyi yapabilir.
Okyanus Topraklarındaki neredeyse her şeyi yaktılar;
Kim neredeyse her şeyi pas geçiyor.
Neredeyse her şeyi yakacak güçte olan böğürtlenlerle.
İnternette neredeyse her şeyi bulabilirsin.
Neredeyse her şeyi.
Makina neredeyse her şeyi yapabilir. Ama sağlıklı bademciklere daha çok güvenirim.
Aslında neredeyse her şeyi yapabilir.
Onlar için neredeyse her şeyi yaparız.
Neredeyse her şeyi kendim yapabilirim… tercih ederim… ama bu?
Neredeyse her şeyi kendim yapabilirim… tercih ederim… ama bu?
Neredeyse her şeyi aşındırabilirler.
Para için neredeyse her şeyi yapabilirsin.
Evet, laboratuvarda neredeyse her şeyi yapabilirsiniz.