Examples of using Olmak da in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Anne olmak da.
Burada olmak da harika.
Ölmemiş olmak da güzel.
Ama öyle birinin çevresinde olmak da epey heyecan verici.
Kulak misafiri olmak da. -Etik gelmiyor.
Katılmak ve organize olmak da toplumların bir parçası.
Özel antrenör olmak da o kadar özeldir.
Sanırım varlıklı olmak da bir yetenek.
Teslim olmak da benim doğamda yok.
Ve anne olmak da istemiyorum.
Fakir olmak da istemem.
Başkan olmak da, kral olmak için mantıklı bir basamak.
Keş olmak da öyle.
Aşırı ilgili olmak da bir sorun.
Teslim olmak da böyle bir şey.
Bizimle olmak da ona kim olduğunu
Belki Parrish olmak da istemiyorum.
Anneme yük olmak da istemezsin, değil mi?
Efsane olmak da mala vurmanı.
Ve bu hizmetçi olmak da neyin nesi?