Examples of using Onu ikna etmeye in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Evet. Derslere girerim ve onu ikna etmeye çalışırım.
Tamam. Tamam, onu ikna etmeye çalışmalısın.
New Yorka taşınmamak için onu ikna etmeye çalıştım.
Onu ikna etmeye çalışacağım. Hastalığın içinde sığınak aramak faydasız.
Biz sevgi vazgeçme onu ikna etmeye çalışıyorlardı.
Onu ikna etmeye çalışıyorum.
Onu ikna etmeye gönüllü müsün?
Onu ikna etmeye çalışmayacak mısın Mark?
Onu ikna etmeye çalış.
Bırakın da onu ikna etmeye çalışayım.
Onu ikna etmeye çalışmayın.
Onu ikna etmeye şansım yok.
Magnus onu ikna etmeye çalşıyor.
Çünkü onu ikna etmeye çalışıyordum.
Onu ikna etmeye çalışmanın yararı yok.
Bizimle savaşması için onu ikna etmeye çalışmam gerekiyor.
Onu ikna etmeye çalıştık, ama hayatında ilk defa böyle bir şeyle karşılaşmış.
Onu ikna etmeye çabaladım.
Hazik onu ikna etmeye çalışıyordu.
Kararınızdan önce onu ikna etmeye çalışın zaten verdim ben kararımı.