Examples of using Sınırlarımız in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Peki sınırlarımız saldırıya uğrarken Dünya neredeydi?
Çocuklarla sınırlarımız hakkında konuşuyordum, bu yüzden tamamen anlıyorum.
Sınırlarımız Hazar Gölünü aşacak.
Sınırlarımız olmasının sebepleri var.
Geri döndüğümde sınırlarımız hakkında ciddi bir konuşma yapacağız.
Sınırlarımız hakkında konuşmamız gerek.
Sınırlarımız her gün ihlal ediliyor.
Sınırlarımız, Stan.
Japon donanması sınırlarımız içindeyken… tam bu esnada Sayın Başkanın düşmesi.
Sınırlarımız zayıf ve boşluklar var.
Yani, sınırlarımız var ama öyleyiz.
Sizi, sınırlarımız içindeki bu barış düşmanlarından korumak için elimden gelen her şeyi yapacağımı bilmenizi isterim.
Sınırlarımız boyunca gözlem noktaları kuran tüm BM güvenliği adına, senin acilen tüm birliklerini geri çekme emri çıkartmanı rica ediyorum.”.
Haleyye, sınırlarımız var derken senden istemeyi tercih etmeyeceğim bazı şeyler olduğunu söylemek istedim.
Bizim sınırlarımız var, fakat bunun hiçbir şey yapmamaya bahane olmasına izin vermeyeceğiz.
Fakat şimdi, sadece sınırlarımız dışından değil… atmosferimizin ötesinden de mülteci kabul ediyoruz.
Peki eğer vücudumuzun yüzde yetmişi suysa o zaman sınırlarımız yoktur.
Benim güvenliğimi önemsediğin için gerçekten minnettarım, bunu biliyorsun. Ama bence sınırlarımız hakkında konuşmamız lazım.
Bu sınırlarımız boyunca buraya, buraya ve buraya hendek kazın.
Eğer bunu yaparsak şu söz her yere yayılacaktır: Roma, onları eşit insanlar olarak kabul etti. Ve böylece medeni sınırlarımız olacaktır.