Examples of using Sadece büyük in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sadece büyük. Kolay. Kolay.
Sadece büyük'' Kabul Günü Salonu.
Just big. The Admission Day Saloon.Sadece büyük kertenkeleler.
They're just big lizards.Bilmiyorum, sadece büyük ve mutlu. Sanki… birinin.
I don't know, just big and happy, It's like… someone who's.Sanki… Bilmiyorum, sadece büyük ve mutlu. birinin.
I don't know, just big and happy, It's like… someone who's.Sanki… birinin… sadece büyük ve mutlu. Bilmiyorum.
I don't know, just big and happy, It's like… someone who's.Sakin ol. Sadece büyük değil, bundan daha.
Not just big, this is… What's Sadece büyük George ve ben.
Just Big George and myself.Sadece büyük George ve ben. Kiminle?
Just Big George and myself. Who was with you?Onlar sadece büyük hayvanlar. Hayır.
They're just big animals. Nah.Birinin… Sanki… Bilmiyorum, sadece büyük ve mutlu.
I don't know, just big and happy, It's like… someone who's.sitoplazma sadece büyük çantalar.
are just big bags of cytoplasm.Sadece büyük Noel Babanın kızağı düşünün.
Imagine Santa's sled, only bigger.Sadece büyük balıkların yakalanması için sert kurallar olmalı.
There should be enforced regulations on catching only bigger fish.Sadece büyük bir yanlış anlaşılma olduğunu.
It was just one big misunderstanding.Anlaşılan bu sadece büyük, çılgınca bir yanlış anlaşılma.
Looks like this is just a big, crazy misunderstanding.Sadece büyük bir tahmin.
That's just a big, fat guess.Biz sadece büyük, mutlu bir aileyiz, değil mi?
We're just one big, happy family, aren't we?Bu sadece büyük, ahmakça bir yanlış anlaşılma.
This is just a big, big, goofy misunderstanding.Bu sadece büyük bir vakit kaybıydı.
That was just a big, fat waste of time.
