Examples of using Savaşılacak in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Limon, sen uğruna savaşılacak bir kadınsın.
Özgürlük için savaşılacak.
Tam burada, insanlığımız için savaşılacak.
Bir sonraki savaş o süper insanlarla savaşılacak.
Bence bu uğrunda savaşılacak bir şey.
Eskiden uğruna savaşılacak hiçbir şey olmadığına inanırdım. Ta ki bu geceye kadar.
Çözülecek bir bulmaca veya savaşılacak düşman yok sadece bir şekilde sorumlu olduğumuz, kaybolmuş Dört insan var.
Prens Nuadanın ateşkesi bozduğunu söylüyorlar,… şimdilerde savaş söylentisi var,… insanlarla savaşılacak. Prens Nuada.
Yüksek tepeyi kazanmak, uğruna savaşılacak bir şey,… fakat rakip beklenmedik bir şekilde
Uğruna savaşılacak bir şey kalmadı'' savaş tarihinde döneklerin kullandığı en meşhur son sözlerden biridir.
uğruna savaşılacak ve ölünecek kadar kıymetlidirler.
Gücünüzü görüyorum,… kuvvetinizi görüyorum… ve bu sene savaşılacak çok şey oldu.
Bu din, bu haklar, uğruna savaşılacak ve ölünecek kadar kıymetlidirler.
Bana ailenin uğruna savaşılacak ve aynısını senin için yapacak kişiler olduğunu söylemiştin.
Bağımsız Devletlerin uğruna savaşılacak bir şey olduğuna inanıyorum. Sizinki de dahil olmak üzere sayısız hayatın kurtulması buna bağlı.
Uğruna savaşılacak bir hayatım var ve bunu korumak için… bu dünyada yapmayacağım şey yoktur.
Bazılarımız her zaman sadece savaşmanın yeterli olmadığını aynı zamanda uğruna savaşılacak bir neden olması gerektiğine inandı.
Hayatımın en güzel yıllarımı bir daktilonun karşısında harcıyordum. Bu esnada bir yerlerde uğruna savaşılacak özel biri vardı.
savaşçıdırlar…''''… ama çoğumuz için, artık savaşılacak bir savaş kalmadı.
Uğrunda savaşılacak.