Examples of using Senin gözünde in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
BlueBell kasabasına götürürsün ki orası senin gözünde şöyle görünecektir.
Sađlamdýr tabii. Gerçi ben de sađlamdým senin gözünde.
BlueBell kasabasına götürürsün… ki orası senin gözünde şöyle görünecektir.
Sıkı çalışmanın senin gözünde hiçbir şey ifade etmediğine dair yaşayan kanıt benim. Bu yüzden lider ayaklarını kes.
O senin gözünde Pippy uzun çorap olabilirdi. Hala bizim tek dayanağımız.
Çünkü senin gözünde bin yıl Geçmiş bir gün, dün gibi, Bir gece nöbeti gibidir.
Senin gözünde en kindar, en zehirli yılandan 10,000 kez daha iğrencim.
Yalnızca sana karşı günah işledim. Ve senin gözünde şeytani olan bir şey yaptım.
Umarım en azından senin gözünde… benim için yaptıklarını hak etmişimdir.
Sana kutsal babamız, çocuğunu naçizane emanet ediyoruz. Senin gözünde çok değerli olan.
Bana yaptıklarına karşılık bu hiçbir şey… Senin gözünde ben sadece küçük bir kasaba çocuğuydum… dahi çocuğun yerine geçmek isteyen.
Bana yaptıklarına karşılık bu hiçbir şey… Senin gözünde ben sadece küçük bir kasaba çocuğuydum… dahi çocuğun yerine geçmek isteyen.
Umarım ki, en azından senin gözünde benim için yapmış olduğun her şeyi hak etmişimdir.
Mike Gossun emirlerine uymak beni senin gözünde suçsuz yapıyorsa bu çok iyi.
Senin gözünde iyilik etmek amacıyla oturdukları masalarında cennetin yıldızları gibi parlasınlar.
Senin gözünde iyilik etmek amacıyla oturdukları masalarında… cennetin yıldızları gibi parlasınlar.
Senin gözünde iyilik etmek amacıyla oturdukları masalarında… cennetin yıldızları gibi parlasınlar.
Çünkü senin gözünde bin yıl… geçmiş bir gün, dün gibi… bir gece nöbeti gibidir.
yanakların gül paly küllerinden için solmaya; senin gözünde pencere sonbahar.
Bence senin gözünde katarakt oluşmuş bugünün sonunda olanlara bakarsan peşinde olduğu herkes,