Examples of using Sizin hayatınızı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ben, sizin hayatınıza ve özgürlüğünüze sahibim.
Sizin hayatlarınız… Ve Dünyadaki herkesin hayatı. .
Ama sizin hayatınız, yemek pişirme sanatına adanmış bir hayat. .
Sizin hayatlarınızı feda ederek.
Sizin hayat hikayenizi dinlemek istemiyoruz.
Sizin hayatınız.
Sizin hayat sigortanız bugün benden!
Sizin hayatınız da benimki kadar değerli.
Sizin hayatınız mutlu mesut yaşadılar reklamı sayılmaz.
Ben babanız olmasaydım, sizin hayatlarınız muhteşem olurdu değil mi?
Biocytede sizin hayatınız, bizim hayatımızın işidir.
Sizin hayatınız, bombanız bokunuz püsürünüz beni ilgilendirmiyor!
Biocytede sizin hayatınız, bizim hayatımızın işidir.
Sizin hayatınız, bizim varlığımız, hepsi tehlikede.
Biocyteda sizin hayatınız, bizim hayatımızın işidir.
Sizin hayatınız koloninin diğer değerli üyelerinin yavaş ölümü anlamına geliyor.
Sizin hayatınızı kurtardılar.
Sizin hayatınızı kurtaracak.
Sizin hayatınızı kurtardı!
Ama sizin hayatınızı değil.