SON DERECE ZOR in English translation

• is extremely difficult
• is extremely hard
• is incredibly hard
• exceedingly difficult
• is an incredibly difficult
• exceptionally hard

Examples of using Son derece zor in Turkish and their translations into English

Yapmak son derece zor.
It will be extremely difficult to do.

Ben karımla son derece zor zaman geçiriyorum.
I'm having an extremely hard time with my wife.

Son derece zor işlerde çalışyor.
He's been working extremely hard.

Ölüm saatini kesinkes belirlemek son derece zor bir iş değil mi?
Isn't it extremely difficult to determine the exact time of death,?

Silah yapmak son derece zor bir işlem.
Constructing a weapon is an extremely difficult process.

Son derece zor bir işlem olur.
It would be an extremely difficult process.

Takip edilmesi son derece zor birisin.
You are an extremely difficult person to keep track of.

Onu bulmak son derece zor olabilir.
Finding him's going to be extremely difficult.

Hannibal son derece zor bir durumla karşı karşıyaydı.
Hannibal faced an enormously difficult challenge.

Bu son derece zor bir konsept.
That‘s an extremely difficult concept.

Bunu yapmak son derece zor.
Doing this is extremely tough.

Son derece zor ve son derece kışkırtıcı.
It's extremely subtle and extremely provocative.

Son derece zor. Hayır.
It's incredibly hard. No.

Bu son derece zor.
It's extremely difficult to.

Golfün son derece zor olduğu ortaya çıktı.
Turns out golf is extremely hard.

Bu gün son derece zor bir karar verdin, Harry.
You made an extraordinarily difficult decision today, Harry.

Onu bulmak son derece zor olabilir.
Finding him will be extremely difficult.

Bu son derece zor bir dildir.
This is an extremely difficult language.

Forgeun iç kısımlarına tahliye olurlarsa onları izlemek son derece zor olacak.
If they evacuate into the Forge, they will be extremely hard to track.

Hercules öldürmek için gönderildi Hydra, fakat son derece zor olmuştur.
Hercules was sent to kill the Hydra, but it was terribly difficult.