Examples of using Son saatlerini in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu son saatlerimizi en sevdiğimiz kişilerle geçiriyor olmamız gerek.
Son saatlerimi bilinçsiz geçirmek istemiyorum.
Bırakılım son saatlerinde kendi sarayında kendi doktorları müdahale etsin.
Son saatlerimi sevdiğimle geçirmek istiyorum sadece.
Son saatlerimi aramızın düzgün olması gereken biriyle telafi ederek geçireceğim.
Allison Goldmanın son saatlerinin çizelgesini yapmaya çalışıyordum.
Afet ablam Son saatlerini yaşıyor.
Onunla son saatlerini böyle geçirme.
Onunla son saatlerini böyle geçirme.
Adrian, tatilimin son saatlerini mahvediyorsun.
Onunla olan son saatlerini bu şekilde geçiriyorsun.
Teyzem yıllardır Cindinin son saatlerini takıntı yaptı.
Yeryüzünde geçireceğin son saatlerini daha da zorlaştırma.
Karadaki son saatlerini Snow için ziyan etme.
Özgürlüğümün son saatlerini geçireceğim insanları yanlış seçmişim.
Lulanın son saatlerini daha iyi bilmek istiyorum.
Son saatlerini benimle geçirmek… yerine çekip gitti.
Son saatlerini benimle geçirmek… yerine çekip gitti.
Cumartesi gecesi, onunla son saatlerini hatırlıyor musun?
Son saatlerini rahat geçirebilmesi için elimizden geleni yapıyoruz.