Examples of using Tehdit in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Tamam, tehdit analizi ne?
Birkaç saat önce, Doyle seni tehdit edip canını yakıyordu. Benimle zar zor konuşuyordun.
Tehdit kim?
Haklarımız ve özgürlüklerimiz tehdit edildiğinde kendimizi savunmak için her şeyi göze alacağız.
Eğer menfaatlerimiz tehdit edilirse, bunu yapacağız.
Tehdit seviyesi nedir?
Meclisin, tehdit olarak gördüğü her şeyin peşine düşmeye hakkı var.
Tehdit kanıtını göster bana!
Beni tehdit ediyordu çünkü Alisonı hamile bıraktığını herkese söylüyordum.
Sağlığını tehdit edecek her şeyi.
Alın size, tehdit edildiğiniz cehennem!
Yabancılar Wakanda için tehdit olabilir, ama bizi yabancılar kurtardı.
Onu tehdit etmiş olabilir.
Seni tehdit ettiği için bekletiyorsun.
Anneni tehdit ettiğim o gece hastanenin dışındaydık değil mi?
Beni tehdit ediyormuşsun gibi geldi.
Yoksa Nicky seni tehdit falan mı etti?
Ebeveynlerimi tehdit ediyormuş. Onları ihbar edecekmiş.
Bir kaç günlük tehdit ve korku, sonra çabuk bir zafer.
Her birinizi tehdit eden ahlâksız bir abaza.