Examples of using Tutum in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Tutum Kalesi.
Kararlılık, bilgelik, tutum… Herkesin dikkatine!
Tam olarak hakkında konuşmak için buradayım bu tutum türüdür bu.
Ne de güzel tutum.
Hey ben sözümü tutum.
güldüm, yas tutum.
O halde bu tutum ne?
yanlış tutum.
Yeni tutum.
Rianna, hadi tutum ayarlamayı deneyelim.
BMnin Elizabethvillede gösterdigi saldirgan tutum kabul edilemez.
Eli kız arkadaşı olan adam Yeterince uzun. onun üzerinde oldukça tutum var.
Annesi gibi. Çok fazla tutum.
Annesi gibi. Çok fazla tutum.
Bu iki etnik grup arasındaki tutum farklılıklarını tanımlamak yeterli değildir.
Yahudilerden şahsi çıkar elde etmenin kabul edilebilir sayıldığı bu tutum sadece Auschwitze özgü değildi. Ölüm fabrikalarının olduğu her yerde yaygın bir uygulamaydı.
Bu tutum Nastaseyi kızdırdı
Olarak, belirli tutum, göz, ses,
Kendini Algılama Teorisi, kişinin kendi tutum ve duygularını hem kendi davranışını hem de bu davranışa yol açan durumları gözlemleyerek belirlediğini söyler.
Tutum istek ve tolerans terimleri organizasyon ya da bireylerin risk almaya karşı gösterdikleri durumları tarif etmekte aynı anda kullanılmaktadır.