VERDIM in English translation

i gave
veriyorum
veririm
verirsem
sunuyorum
ben veririm
pes ediyorum
verdim
vereceğim
vereyim
bana
i decided
ben karar
karar verdim
kararları ben
karar vereceğim
karar
ben karar vereceğim
bunu yaparım on polis öldürmeye karar
benim verdiğim karar
i give
veriyorum
veririm
verirsem
sunuyorum
ben veririm
pes ediyorum
verdim
vereceğim
vereyim
bana

Examples of using Verdim in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Krala söz verdim. Biliyor musunuz?
Do you know? I gave my word?
Babasının adını verdim. Benim gibi!
I named him after his daddy.- Like me!
Ve ben ona istediğini verdim. Çabuk ve huzurlu bir ölüm istedi.
He wanted a quick and peaceful death, and I gave it to him.
Boş verdim sempatinizi.
Forget your sympathy.
Talimatları verdim.- Hâlâ buradayız.
I gave you instructions.- Uh… still… still here.
Morfin verdim ama vücut sıcaklığı kısa sürede yakacaktır.
I gave him some morphine, but his body temperature will burn it off soon.
Parasini ben verdim, unutma.
I paid, let me remind you.
Buzluktan çıkardım ve Matte verdim. Peki, devam et.
Okay, continue. I took it out of the freezer and gave it to Matt.
Söz verdim Sura.- Ya değilse?
And if it isn't? I gave my word, sura?
Söz verdim Sura.- Ya değilse?
I gave my word, sure. And if it isn't?
Söz verdim Sura.- Ya değilse?
I gave my word, Sura. And if it isn't?
Kodları verdim. Onu görmek istiyorum.
I gave you the codes. I want to see her.
Hap verdim.- Uyuyor.
I gave her a pill. She's asleep.
Ama söz verdim. Yok.
But I gave my word. No.
Ama söz verdim. Yok.
No but I gave my word.
Her verdim şimdiye kadar yaptığım kuruş.
I gave you every penny I have ever made.
Ve verdim ona.
And gave them to her.
Onlara neden her şeyi verdim, sadece seni seçmek için mi?
Why did I give them everything, only to have them choose you?
Sana şirketi verdim, ki anlaşılan sen bana vermek istemiyorsun.
You don't want to give to me, Michael. I gave you company, which apparently.
Sözümü verdim. Eğer sözünü verdiysen, tamam.
I gave my word. Well, if you gave your word, okay.
Results: 9266, Time: 0.0252

Verdim in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English