Examples of using Yaşlı değilsin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O kadar da yaşlı değilsin Civan değiştir şunu!
Sen hatırlayacak kadar yaşlı değilsin, ama bir zamanlar.
Oh baba, sen yaşlı değilsin ve hiç yaşlanmayacaksın.
Yaşlı değilsin.'' Dinle onu!
Sen yaşlı değilsin, Jane.
Sen yaşlı değilsin…,… ve seni seviyorum.
Sen yaşlı değilsin ki.
Yaşlı değilsin sen.
Düşmanın olacak kadar yaşlı değilsin, Luke.
Yaşlı değilsin, sadece uyumsuz çalıyorsun.
Yaşlı değilsin, sadece uyumsuz çalıyorsun.
Ölecek kadar yaşlı değilsin!
Sen yaşlı değilsin bebeğim.
Yaşlı değilsin!
Sen yaşlı değilsin.
Ama sen yaşlı değilsin.
Avatar, dediğin kadar yaşlı değilsin.
Sen düşündüğün kadar yaşlı değilsin.
Baba, sen yaşlı değilsin.
Elizabeth, sen yaşlı değilsin.