YARGILANACAK in English translation

will be tried
will be prosecuted
will stand trial
yargılanacak
will be judged
will face judgment
would be tried

Examples of using Yargılanacak in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Gazetende'' Asker yargılanacak mı?'' diye yazmışsın?
You have written in your newspaper"Will the soldier get justice?
Yargılanacak ve cezasını çekecek.
He will be judged and punished for his crimes.
Cinayetten yargılanacak kadın bir müvekkilimiz var.
We have a woman on trial for murder.
Yargılanacak, mahkum olacak ve idam edilene kadar… bir hapishanede tutulacaksın.
You will be tried, convicted, held in a federal prison until we execute you.
Şansla birlikte sorumsuzca yargılanacak ve… suçları da silinecek.
And her crimes will be erased. With luck, she will be judged irresponsible.
Yargılanacak daha çok şey var.
There's… so much more to judge.
Komutan Sinclairi yargılanacak dünyalarına ulaştırmak için evet oy veriyorlar.
They vote yes, to convey Commander Sinclair to their world for trial.
Şimdi yargılanacak mısın?
Will you be tried now?
Komutan Sinclairi yargılanacak dünyalarına ulaştırmak için evet oy veriyorlar.
Commander Sinclair to their world for trial.
Felix bugün yargılanacak.
I arraigned Felix today.
Açıkcası, hatalar yapıldı ve hatalar yargılanacak.
Obviously, mistakes were made. Errors in judgment.
Ajan Keen yargılanacak.
Agent Keen will be charged.
SRS genel başkanı Vojislav Seselj Laheyde yargılanacak.
SRS leader Vojislav Seselj is facing trial at The Hague.
Bu Champmathieu ne zaman yargılanacak?
When is this Champmathieu going to be judged?
Salim, oğlun müebbetle yargılanacak zaten.
Salim, he is facing life in prison.
Masum sivilleri öldürmekten yargılanacak.
To stand a trial for the murder of innocent civilians.
Peppino mahkemede yargılanacak!
Peppino's to be tried in court!
Hırvat gazeteciler ICTYde yargılanacak.
Croatian journalists face ICTY charges.
Amerikan adalet sistemi de yargılanacak.
American justice will be on trial.
Fail Bay Mitchell içeri alınacak ve aile içi şiddetten yargılanacak.
The perpetrator, Mr. Mitchell, he will be taken in and charged with domestic battery.
Results: 97, Time: 0.0273

Top dictionary queries

Turkish - English