Примери за използване на Ürkek на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Çünkü ürkek bir tavşan gibi.
Hindiler tavuklardan daha ürkek daha hassas hayvanlardır.
Ürkek olmama aldırmıyordu. Ya da kitapları, futboldan daha çok sevmeme.
Ürkek, kibar, izin isteyen.
Bazı hastalar ürkek ve son derece endişeli hissedebilir.
Ürkek ya da cesur?
Ürkek tavşanlar gibiyiz.
Ürkek asistanı?
O ürkek ve yanında olmalıyız.
O ürkek şıllık ne olucak?
Adı gibi. bir tavşan kadar ürkek görünür… ama bir tarafı da kurttur.
Biraz ürkek miyiz ne?
Ürkek, yalnız.
Üzgün ve ürkek.
Genelde bu kadar ürkek değilimdir.
Bay Pierce orada mı acaba?'' Çok ürkek.
Heathera kıyasla, ben kendimi tırtıl gibi görürdüm, ürkek ve sürüngen.
Evet, hep ürkek olmuştur.
Daha tedirgin, daha ürkek….
Ama çok ürkek görünüyor.