Примери за използване на Azalmaya на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Geçişlerle TIR kuyruğu da azalmaya başladı.
Yıl sonra yavaş yavaş azalmaya başlar.
Melatoninin işi sabaha karşı biter ve kan düzeyleri azalmaya başlar.
Günden sonra azalmaya başlar.
Ama bir hafta boyunca yapınca göreceksiniz ki azalmaya başlayacaktır.
Saat sonra: Kalp krizi riski azalmaya başlar.
Euro Bölgesinde ekonomik güven azalmaya devam ediyor.
Okyanusun ortasında yakıtları azalmaya başlamış.
İtalyanın nüfusu da yaşlanmaya ve azalmaya devam ediyor.
yaşam çeşitliliği azalmaya başladı.
vahşi doğada yaşayan ak gergedanların sayısı azalmaya devam etti, taa ki bundan iki yüz yıl önce soyları tükenene dek.
Türkiyede AB üyeliğine verilen destek azalmaya devam ediyor. 2004te halkın% 75i çabalara destek verirken, Eurobarometerin son anketine göre bu rakam% 49a düşmüş durumda.
Yumurtaların doğurganlığı da 30 yaşından sonra azalmaya başlar, bu da zaman zaman gebe kalmayı zorlaştırır.
Bu ilaç beyaz kan hücrelerinde ve/veya trombositlerde azalmaya yol açabilir
kemikleriniz tarafından emilen kalsiyum yüzdesi azalmaya başlar.
Transatlantic Trends 2007 başlıklı çalışmada, Türklerin AB üyeliğine verdikleri desteğin azalmaya devam etmesi ve hem ABD hem de ABnin küresel liderliğine
Nisan aylarına kadar yüksek kalır, sonra azalmaya başlar.
Genel olarak, bakanlık yeni kuralların çevreye zararlı ürünlerin kullanımında azalmaya yol açacağını umuyor.
Yolsuzluk ve gri ekonomi, Kosovadaki dış yatırımların azalmaya devam etmesine gösterilen nedenler arasında yer alıyor.
Avrupa özelinde talep önümüzdeki yıllarda azalmaya devam edecektir.