Примери за използване на Bilmiş на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Perde kalktığında eğer sahnede olmazsan kovulursun, bilmiş ol!
Pekâlâ, çok bilmiş.
Onun ne yediği seni ilgilendirmez çok bilmiş.
Secimden sonra yine bilmis bilmiş konuşacak.
Benim bir kız arkadaşım var, bilmiş ol.
Bay Darcy senin kadar çok bilmiş ve ukala değil.
De ki: Cehennem ateşi daha sıcaktır iyice bilmiş olsalardı.''.
Hiç olmazsa birkaç saatliğine zevki bilmiş olurdun.
tüm geçmişini de bilmiş oluruz.
Çok bilmiş.
Keşke Erica bunları bilmiş olsaydı.
Nasıl bir insan altı yaşındaki çocuğa çok bilmiş der?
Yenisini almak için duramayız, bilmiş.
Bilmiş olsaniz borcu bagislamaniz sizin icin daha hayirlidir''( el-Bakara, 2/280) buyrulur.
Biliyorum ama ben… Benim arkadaşlarının otele gidip gitmeyeceğini bilmem gerek böylece seni nereden alacağımı bilmiş olurum.
Ama lütfen beni bir dinlerseniz ve hala beni kabul etmek istemezseniz, en azından denediğimi bilmiş olurum.
Biz bir âyeti değiştirip yerine başka bir âyet getirdiğimiz zaman Allah ne indirdiğini pek iyi bilmiş iken kâfirler Peygambere:'' Sen, ancak bir iftiracısın'' dediler.
ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Bilmiş olsalardı.
Artık Allah, onlara dünya hayatında horluğu ve aşağılanmayı taddırdı. Eğer bilmiş olsalardı, ahiretin azabı gerçekten daha büyüktür.
İkincisi bay bilmiş! İşi batırmasaydım,