Примери за използване на Bir tarafta на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir tarafta, nehrin sol kıyısında benim gibi gezegenleri araştırıp,
Bir tarafta, evrimi ahlaksızlık olarak niteleyen muhafazakar hristiyanlar.
Bir tarafta mutlu bir kadın vardı,
Bir tarafta küçük bacaklar, yukarıdaki hava seğirmesi asılı
Orada durmuş bir köşedeki boş Altair pavyonuna bakarlarken, bir tarafta da biz vardık.
ileri Küçük kafasını ona bakmak için bir tarafta.
Bir tarafta, SCdeki pek çok kişi partiyi taraf makamlarını zayıflatırken BHnin merkezi kurumlarını güçlendiren reformları kabul etmekle suçluyor.
Delhide, bir tarafta köpekler havlayınca diğer köpekler ne yapar biliyor musun?
Bir tarafta gerçek dünya var,
Ondan önce ise Amerika dünyayı oldukça basit şekillerde görüyordu: bir tarafta Sovyetler birliği
istediğin için başlamış yani aylarca inanılmaz bir pozisyondaymışsın bir tarafta seninle arkadaş olduk diğer tarafta ise işin…
Beynimin bir tarafı bir odanın kurallarını biliyor.
Daima temiz bir tarafı oluyor.
Bir tarafı hayvan olan sensin.
Bir tarafım onları saklamak istiyor sanırım.
Lexin içinde bir taraf hala bununla savaşabilir.
Pratik bir tarafı vardır.
Sadece şehrin değişik bir tarafı.
Bu yazının ikinci bir tarafı olacak.