Примери за използване на Cezaya на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Benimle geliyorsun, cezaya.
Cezaya biraz işçilik mi kattın?
Ambargoyu deldiğiniz için cezaya çarptırılmaktan… niye korkmuyorsunuz?
Cezaya erken mi geldin?
Onları cezaya çarptırmamıza rağmen Rab lerine boyun eğmediler, yalvarmadılar.
Yani cezaya obur olmaya inanıyorsun.
Vereceğiniz cezaya hazırım.
Cezaya kalacaksın, geç kalma.
Çocukların çoğu kalıcı cezaya bırakıldığı için hepinizi tek sınıfta topladık.
Bu duruşmada cezaya gerek görülmedi.
Rahibe Dwight iyilik için yapılan cezaya katılacaktır.
Zararları karşılamanız kabulümdür. Cezaya gelince.
Hayır. Tüm tanıtımlarda fiziksel cezaya inanmadıkları yazıyor.
A, C ve E grupları cezaya tanıklık edecek.
Günlük tartışmanın ardından, Scopes suçlu bulundu ve 100$ cezaya çarptırıIdı.
Ama şimdi Cezaya gidiyoruz.
Tabii, eğer cezaya doymayan biriyse.
Pekala tez düz çocuk cezaya kalıyorsun.
Bu nedenle, Sayın Yargıç her bir sanığın hak ettikleri biçimde maksimum cezaya çarptırılmasını talep ediyoruz.
Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesini kabul etmiştir.