DAHIL - превод на Български

включително
dâhil
de
da
olmak üzere
aralarında
включва
içerir
dahil
içeriyor
kapsıyor
yer alıyor
içinde
içeren
arasında
de içeriyor
включени
dahil
açık
çalışsın
devrede
част
bazı
bir parçası
kısmı
bölüm
tarafı
bölümünü
dahil
yarısı
yanı
üyesi
и
ve
de
da
ayrıca
edip
peki
bile
дори и
bile
hatta
da
dahil
de olsa
участват
katıldı
katılıyor
katılan
yer
katılacak
dahil
katılır
başrollerde
katılımcı
parçası
замесен
işin içinde
karışmış
dahil
ilgisi
işin içindesin
bu işe karışan
müdahil
bulaşmış
вкл
aralarında
dahil
ve
yer aldığı
inclusive
dahil
въвлечени

Примери за използване на Dahil на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Petrol şirketlerini dahil etmek Cumhuriyetçilerin desteğini almamızın tek yolu.
Включването на петролните компании е единственият ни коз, който имаме за спечелване на Републиканската подкрепа.
Charm Hotel herşey dahil sistemi ile çalışmaktadır.
Хотел Елена работи на база All Inclusive.
Müvekkilim, dahil olduğu birkaç cinayeti çözmenize yardımcı olmak istiyor.
Клиентът ми иска да помогне за убийства, в които е замесен.
Gerçekten böylesi bir oyuna dahil olacaksan, işler cidden ilginçleşebiliyor.
И ако наистина искаш да играеш такава игра, тя ти става… интересна.
Ben dahil herkesi korkutmayı başardın.
Успя да уплашиш всички, дори и мен.
Göz önünde bulundurmalıdır bütün etkilerini, ahlaki etkiler dahil.
Трябва да вземат предвид всички последици, вкл. нравствените.
Evet, diğerleri de dahil olursa diye.
Да, ако участват и други мъже.
Şimdi de Avrupa başkentlerindeki insanları gaza boğacak komploya dahil mi oldum?
Сега аз съм част от заговор Да обгазим еропейска столица?
Bazı insanların dahil olması gerekiyordu.
Въвлечени са хора.
Bu göreve beni dahil ettiğin için sana teşekkür edememiştim, Hary.
Не мога да ти се отблагодаря за включването ми в тази мисия Хари. Няма защо.
Her şey dahil çift tatil.
Почивка за двама all inclusive.
Dahil olmak istemediğini biliyorum ama bu seferlik yardımın gerek.
Знам, че не искаш да бъдеш замесен, но имам нужда от помощта ти, само този път.
Benzerlerimiz dahil herkes, bu işi başarabilirken, biz yapamıyoruz.
Всеки, дори и двойниците ни, могат да се спогаждат, но ние не.
Norveç, Avrupa ekonomik bölgesine dahil, ama Birlik üyesi değil.
Норвегия е член на Европейското икономическо пространство, но не и на ЕС.
Posta adresi( faturalandırma ve gönderim adresleri dahil).
Пощенски адрес(вкл. адреси за изпращане и фактуриране);
Bruce çocuğunun hayatına tekrardan nasıl dahil olacağını bilmiyordu.
Брус не беше сигурен как отново да стане част от живота на детето си.
Nerdeyse bütün herşey dahil otellerde kalitesiz gıdalar kullanılır.
Най-разпространения тип хранене в хотелите е All Inclusive.
Emerson Laidlawun dahil olmasına imkan yok?
Емерсън не може да е замесен?
Hiçbiri gerçek değil… Maia dahil.
Нищо от това не е истинско, дори и Мая.
Avrupa Birliğine üye değil ancak Schengen alanına dahil.
Тя е член на Европейския съюз, но не и на шенгенската зона.
Резултати: 2081, Време: 0.1052

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български