DEDIKODULARA - превод на Български

слуховете
söylentiler
dedikodular
rivayetleri
duyduğuma

Примери за използване на Dedikodulara на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Peki ya başkanın oğlu olmadığınıza dair dedikodulara ne demeli?
А за слуховете, че не сте син на президента?
Doğru olup olmadığını bilmiyorum ve dedikodulara pek kulak asmam.
Не знам дали е вярно, и не вярвам на клюките.
Çünkü medyada çalışan insanlar dedikodulara bayılıyorlar.
Защото хората в издателския бизнес обичат да клюкарстват.
Ve ayrıca, dedikodulara gerçekten inanamazsın.
Пък и на клюките не може да се вярва.
Otopsi raporlarına göre, cesetlerde büyük oranda madde bulundu. Dedikodulara göre, bu madde ordu tarafından geliştirilmiş.
Аутопсията установи голямо количество от субстанция, която, според слуховете е разработена от армията.
Kendisi kulaktan dolma dedikodulara,… skandallara ve sıkıntılara maruz kalan bir hanımefendi.
Тя е дама която съумя да се възвиси над мълвата, клюките, скандала и бедата.
Hizmetlilerin yaptığı dedikodulara göre, annesi ölene dek hiç bir mal varlığı alamayacak.
Според клюките сред прислугата, тя няма да получи наследството си, докато не почине майка й.
Bak, Nick, bunu düşünmekten hoşlanmadığını biliyorum…- ama dedikodulara göre, Olive seni aldatıyormuş.
Виж, Ник, зная, че не обичаш да мислиш за това… но клюките бяха, че тя те върти на пръста си.
o zaman içinde bebeğini kaybediyor sonra itfaiyeye geri dönüyor. Dedikodulara bakarsam bebeğin babası burada hizmet veren biri olmalı.
после губи бебето и скача обратно в камиона, служейки на офицера, който може, а може и да не е баща на детето, ако продължавам да слушам клюките.
olsa,… Yang ailesi hakkında dedikodulara sebep olur.
би довело до разпространението на клюки за семейство Ян,
Yaydığın dedikodular yetmedi bir de onları buraya mı getiriyorsun?
Да разпространяваш слухове не беше достатъчно, и още ги водиш тука?
Yani bu yüzden dedikodu diyorlar, değil mi?
Затова ги наричат слухове, нали?
Kabul odaları, dedikodular, balolar, kibir,
Салони, клюки, балове, тщеславие,
Sadece dedikodu bu.
Това е просто слух.
Dedikoducu Kız, o aldı.
Gossip Girl. Тя го взе.
Eski Dedikoducu Kız insanlara zarar veriyordu
Старата Gossip Girl има хора,
Gerçek Dedikoducu Kız döndü.
В недвижими Gossip Girl е обратно.
Ben'' Dedikoducu Kız'' da yazıyordum hem de Dedikoducu Kız olarak.
Аз публикувах на"Gossip Girl" Gossip Girl.
Dedikoduları duydu o.
Тя чу слухове.
Dedikodu yayıldı.
Мълвата се разпространява.
Резултати: 40, Време: 0.0378

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български