Примери за използване на Evden на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Derken biraz paraya sıkıştım… ve evden atıldım.
Evden eve geçip durdum.
Sanki daha önce hiçbir evden kovulmamışım gibi bana kapıyı gösterdi.
İnsanların evden çıkmasına yardımcı oluyorum.
Her altmış evden biri randevu eviymiş.
Loriyi Rexle beraber evden çıkarken gördüm.
İki yıllık yerel üniversiteye gitmek için evden çıkmış.
Bu evden daha fazlası anne.
O kadar delirttiler ki artık evden çıkmaya bile cesaret edemiyoruz.
Çocuk evlatlıktı, o evden bu eve sürükleniyordu.
Evden gitmeden önceki gündü.
Linda uçağı yakalamak için akşam yedide evden çıkıyor.
Artık savaşmak için… evden ayrılan adam değildi.
Taşköprüde evden hırsızlık.
Polis halkı mecbur kalmadıkça evden çıkılmaması yönünde uyardı.
Üç küçük domuzcuk kendi evlerini yok edip, evden eve sürükleniyorlar.
Her altmış evden biri randevu eviymiş. .
Ama son zamanlarda, planlarımız nadiren evden çıkmayı içeriyordu.
Kadın hırsızlar evden silah ve mücevher çaldı.
Yaz bitince evden ayrılacağım.